top of page
WEB_Banner-logosuz.jpg

İşveren Markası Öldü: Çalışan Deneyiminin Geleceği

  • Yazarın fotoğrafı: Jale Aktug
    Jale Aktug
  • 12 May
  • 1 dakikada okunur

İşveren markası kavramı çalışana sunulan yararların iletişiminden mi ibaret? Söyledikleriniz eylemlerinize yansımıyorsa, üzgünüm ama evet.


Sizi biraz geçmişe götürmek istiyorum. Mesela çocukluğunuzda kurduğunuz o oyunlara. Bir oyunu kurmak için uzun süreler uğraşıp daha sonra oyunu oynama aşamasına geçtiğinizin 10’uncu. dakikasında sıkılıp bıraktığınız hiç oldu mu? Bazı oyunları kurmak o kadar keyifliydi ki, amaç oyun oynamaktan çıkar giderdi. Sadece o oyunu kurma sürecinde alınan keyfi yaşamayı arzu ederdik. Mesela Lego oynamak…


Lego tuğlalarının önüne geçtiğimizde önce nasıl bir oyun kurmak, ne yapmak istediğimize karar verirdik. Bir ev, bahçe, lunapark veya yaratıcılığımız bizi nereye götürüyorsa… Sonra önümüzdeki minik parçalarla dolu kutuyu halıya boşaltıp işimize yarayacak parçaları seçip adım adım hayalimizdeki oyunu kurardık. Daha sonra karakter Legoları alıp, onlara isimler verip oynamaya başlardık. Sadece on dakika.


İşveren markası oluşturmayı biraz Lego yapmaya benzetiyorum. Kurumun işveren markası stratejisini oluşturmaya karar verdiğimizde, önce araştırmalar ve analizler yapıyoruz. Sonra markamızı yansıtacak sütunlar belirliyor, devamında “brief” oluşturup işveren markamızı tasarlayacak ajanslarla görüşüyoruz. Ardından gelen çalışmalar doğrultusunda kullanacağımız iletişim formatlarını, yaklaşım ve içerikleri belirliyoruz. Ve büyük bir lansman. Çalışanlara lansmanda vereceğimiz, üzerine titreyerek hazırladığımız hediyeleri de tasarladıktan sonra artık oyunumuzu kurmayı tamamlamış oluyoruz.


Sonra ne mi oluyor?


...


Bu yazı, Inc. Türkiye için Outliers Global Kurucusu Jale Aktuğ Aydoğmuş tarafından yazılmıştır. Yazının tamamını Inc. Türkiye web sitesinden okuyabilirsiniz.



Son Yazılar

Hepsini Gör

Комментарии


bottom of page